DIŞYÖNDER’in İstanbul Kültür Üniversitesi iş birliğinde düzenlediği Dış Ticaret Zirvesi’nin ikincisi İstanbul’da başladı. Zirvenin açılışında konuşan DIŞYÖNDER Başkanı Dr. Hakan Çınar, “Dış ticaret fazlası veren Türkiye hedefi bir hayal değil. Net ihracat fazlasına ulaşmak için yüksek teknoloji, yerli girdi, enerji ve markalaşmanın gücünü birleştirmemiz gerekiyor.” dedi.
Dış Ticarete Yön Verenler Derneği (DIŞYÖNDER) Başkanı Dr. Hakan Çınar, Türkiye’nin mevcut potansiyeli ile beş yıl içinde sürdürülebilir dış ticaret fazlası veren ülke konuma gelebileceğini söyledi. Dr. Çınar, net ihracat fazlasına ulaşmak için yüksek teknoloji, yerli girdi, enerji ve markalaşmanın gücünü birleştiren bir oyun planı kurgulanması gerektiğinin altını çizdi.
DIŞYÖNDER’in İstanbul Kültür Üniversitesi iş birliğinde düzenlediği Dış Ticaret Zirvesi’nin ikincisi İstanbul’da başladı. ‘Sürdürülebilir Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye Vizyonu’ temasıyla düzenlenen zirvenin açılışında konuşan Dr. Çınar, DIŞYÖNDER’in tespit ve önerilerde bulunurken sadece bugünü değil, geleceği de inşa etme hedefiyle hareket ettiğini vurguladı. Dr. Çınar, şunları söyledi:

ULUSAL TEDARİKÇİ GELİŞTİRME PROGRAMINI HIZLA DEVREYE ALMALIYIZ
“Dış ticaret fazlası veren Türkiye hedefi bir hayal değil. Hedefe ulaşma yolunda ümit var, çünkü ümidin bir anlamı var. DIŞYÖNDER olarak üyelerimizin yanı sıra teknokratlardan ve uzmanlardan oluşan yaklaşık 250 kişiyle yaptığımız çalıştayda da dış ticaret fazlası veren Türkiye idealinin çok uzak olmadığını gördük. Çalıştay’ın sonunda Türkiye’yi dış ticaret fazlası veren ülke konumuna taşıyacak 20 maddelik bir öneri paketi hazırladık.
- Dış ticaret açığı vermemize etki eden sorunların başında enerji bağımlılığımız geliyor. Türkiye, toplam enerji ihtiyacının yüzde 68’ini yurt dışından karşılıyor. Enerjinin yanı sıra hammadde ve ara mal konusunda da dışarıya bağımlıyız.
- İhracat için üretim yapmak isterken ithalatı artırıyoruz. Bu döngüyü kırmak için stratejik ara malı üretim programı geliştirmeliyiz. Güney Kore modelinde olduğu gibi ulusal tedarikçi geliştirme programını hızla devreye almalıyız.
- Agresif teşvik modelleri ile yenilenebilir enerji yatırımlarını hızlandırmalıyız. Yüksek teknolojili ürünlerin ihracattaki payını artırmak için hedef bazlı teşvik sağlamalıyız.
- Firmaların uygun maliyetle ve uzun vadeli krediye erişimini sağlayacak finansman modelleri geliştirmeliyiz.
- İhracatçılarımız için son yıllarda ilave bir engele dönüşen vize sorununu diplomasinin imkânlarını kullanarak çözmeliyiz.
- Yurt içinde yeni demiryolu hatları inşa ederken aynı zamanda Türkiye-Avrupa hızlı koridorunu kurmalıyız.
- Global marka fonu oluşturarak hedef pazarlarda Türk markaları için tanıtım desteklerini arttırmalıyız.
- Spesifik ithalat konularını yerli üretime yönlendirmeliyiz.
Bütün bu çalışmaları tamamlamamız halinde, dış ticaretimiz üç yılın sonunda dengeye gelebilir, beş yılın sonunda ise sürdürülebilir dış ticaret fazlası veren cari açık sorununu çözmüş Türkiye idealini gerçekleştirebiliriz.”
YENİ BİR OYUN PLANI KURGULAMAK DURUMUNDAYIZ
Dr. Hakan Çınar, sadece ihracatı artırmanın dış ticaret fazlası veren Türkiye hedefine ulaşmak için yeterli olmayacağınının altını çizdi. Dr. Çınar, “Özellikle hammadde ve ara mallarda dışa bağımlılığı azaltmak, doğru üretim sektörlerini belirlemek, maliyetleri düşürmek, bürokrasiyi basit ve teknoloji ağırlıklı hale getirmek durumundayız. Özetlemek gerekirse net ihracat fazlasına ulaşmak için yüksek teknoloji, yerli girdi, yerli enerji ve markalaşmanın gücünü birleştireceğimiz yeni bir oyun planı kurgulamak zorundayız.” dedi.
UÇARMAK: ERMENİSTAN KONUSUNDA ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE OLUMLU GELİŞMELER OLACAK
Ticaret Bakan Yardımcısı Sezai Uçarmak da Türkiye’nin önemli bir üretim ve ihracat kapasitesine sahip olduğunu söyledi. Kaliteli üretim kadar ürünler dünya pazarlarına hızlı ve güvenli bir şekilde ulaştırmanın da önemli olduğunu vurgulayan Uçarmak, şöyle devam etti:
“Ülkemizin boğazını sıkan elbiselerden yavaş yavaş kurtuluyoruz. Nasıl kurtuluyoruz? Güneyimizde yıllarca Türkiye ile iş birliğinden kaçınan bir Suriye vardı. Bugün itibarıyla bu bariyer yıkılmış durumda. Doğumuzda bizi ticaret yolları bakımından dar boğaza sokan Ermenistan konusunda inanıyorum ki önümüzdeki günlerde olumlu gelişmeler olacak. Azerbaycan ile olan sorunlarını hallediyorlar. Hem Zengezur Koridoru hem de Ermenistan ile olan kapıların açılması bizim kapalı olan pencerelerimizi de açmış olacak. Çünkü özellikle Doğu’ya ulaşmada darboğazlarımız vardı.”
TECDELİOĞLU: DÜNYADAKİ GELİŞMELERİ VE FIRSATLARI YAKINDAN TAKİP EDİYORUZ
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili Çetin Tecdelioğlu ise konuşmasında ihracatta katma değeri yükseltmek ve pazar çeşitliliğini artırmak için yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi. Dünyadaki gelişmeleri ve fırsatları yakından takip ettiklerini belirten Tecdeliğolu, “Geçen yıl 400’e yakın ticaret heyeti ve fuar organize ettik. Yılın hemen her günü değişik ülkelerde heyet programlarımız oluyor. Şu an 11 ülkede ihracatçılarımız fırsatları yakalamaya çalışıyor. Her gün her yerde Made in Türkiye markasını dünyaya tanıtmak ve daha yüksek katma değerli ürünleri satmak konusunda çaba sarf ediyoruz.” diye konuştu.
Zirve kapsamında verilen dış ticaretin ‘en’leri ödülleri de sahiplerini buldu. Ödül alan firmalar ve kategorileri şöyle:
En Sürdürülebilir: İş Yatırım, En Çevreci: Tosyalı Holding, En Teknoloji Dostu: Turkcell, En İnovatif: Mars Lojistik, En İş Birlikçi: Trendyol.