11 Eylül 2024
Beşyol Mahallesi 1.İnönü Caddesi 18/8 Küçükçekmece İstanbul
Gastro Son Dakika

Gastronomi sektörü teknoloji yatırımlarını artırıyor

Yeni nesil tüketiciyi tanımak ve onlara kapsamlı bir müşteri deneyimi sunmak restoranların kendilerini geleceğe taşımaları için önemli bir adım olarak karşımıza çıkıyor. Menü, lokasyon ve fiyat gibi etkenler tüketicinin restoran seçiminde hala en etkili belirleyiciler olsa da, gelişen teknoloji tüketicilerin beklentilerini karşılamakta vazgeçilmez bir unsur haline geliyor. Restoranlardaki bu teknolojik dönüşüm endüstriyel mutfaklarda da etkisini gösteriyor. Üretim hatlarında ve ürünlerinde teknolojiye yer veren endüstriyel mutfak sektörü işlevselliğini ve verimliliğini artırırken, katma değerini de yükseltiyor.

2030 yılına kadar teknolojiyi tamamen benimseyen bir restoran endüstrisine doğru hızla ilerliyoruz. Teknoloji geleneksel görevleri otomatikleştirirken; mobil erişim, online sipariş, kişiselleştirme, ödül programları ve temassız ödeme gibi dijital imkanlar restoran sektöründe de yaygın bir biçimde kullanılır hale geldi. Ama asıl başarı, bu gibi dijital teknolojileri birbirleriyle uyumlu şekilde kullanarak yeni nesil tüketiciye kapsamlı bir hizmet modeliyle aradığı teknolojik deneyimi sunmaktan geçiyor. Restoranlar belirli teknolojileri hizmetlerine adapte etmekten öte, dijital veriyi ve teknolojiyi tüketici henüz daha yemeğe çıkma kararı alıp restoranın kapısından girmeden önceki süreçten başlayarak restorandan ayrıldıktan sonraki sürece kadar müşterilerin ihtiyaç ve taleplerini okuyup, tahmin edebilmek ve gerekli yönlendirme ve hizmeti sunmak için kapsamlı bir şekilde geliştirmeli.

Endüstriyel mutfak ekipmanlarının özellikleri gelişirken hızları arttı

Teknolojinin hayatımıza girmesi, ölçülebilir değerlerin sonuçlarına bağlı olarak elde edilen verimli kullanım alanlarına ulaşımı kolaylaştırırken, endüstriyel mutfak alanlarında kullanılan teknolojiler ise işlevselliği ve verimliliği artırıyor. Her geçen gün endüstriyel mutfaklarda işleyişi daha hızlı, çevreci, kolay ve ekonomik katkı sağlayan yeni teknolojilere tanık oluyoruz. Son yıllarda ekipmanların özelliklerinin geliştiğini ve hızlarının arttığını görüyoruz. Günümüzde hızlı ve büyük çaplı üretimler söz konusu olup enerji ve çevreyi koruma konusu önem kazanmış, bu da endüstriyel mutfaklarda teknolojik gelişmeye yön vermiştir. Doğru düzenlenen mutfak projeleri aşçıların ve servis ekibinin verimliliğini artırırken, zamandan da kazanç sağlıyor. Endüstriyel mutfaklarda temel amaç; gıdaların uzun süre bozulmadan saklanabilmesi, atığın azaltılması ve besin değerini koruyan gıdaların üretilebilmesi. Bu konu hem ülke ekonomisi hem de toplum sağlığı açısından çok önemli başlıklardan yalnızca birkaçı. Hızlı ve optimum pişirme, saklama ve servis imkânını sağlayan ürünlerin yanı sıra enerji tasarrufu sağlayan mutfak cihazları üretmek de gelişen teknolojinin sağladığı faydalar arasında yerini alıyor.

ENDÜSTRİYEL MUTFAK SEKTÖRÜ TEKNOLOJİYLE İHRACATINI ARTIRIYOR

Dinamik ve esnek bir üretim yapısına sahip olan Türkiye’nin endüstriyel mutfak sektöründe bugün dünyanın önde gelen ekol ülkelerinden biri olduğunu ifade eden Endüstriyel Mutfak, Çamaşırhane, Servis ve İkram Ekipmanları Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TUSİD) Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Topuz, dünyanın her köşesine ürün satabilen sektörün, teknoloji olarak da dünyadaki rakipleriyle yarışabilecek nitelikte bulunduğunu vurguladı. İhracat birim fiyatlarını artırabilmenin yolunun tasarım ve teknolojiden geçtiğinin altını çizen Topuz, “Sektörümüzün bu alanda kaydettiği düzenli artış da teknoloji alanındaki yatırımların izdüşümünü gösterdiği düşüncesindeyiz.” dedi.

Dünya ile rekabet edebilecek düzeydeyiz

Dünya genelinde çevreci normları yakından takip eden endüstriyel mutfak sektörünün bu konudaki hazırlıklarını ciddiyetle devam ettirdiğini ifade eden Topuz, fırın, buzdolabı, bulaşık makinesi gibi teknoloji ile geliştirilen ürünlerde dünya ile rekabette Türkiye’nin konumuna ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: “Fırın, buzdolabı, bulaşık makinesi gibi cihazların tamamı ülkemizde uzun süredir üretiliyor. Bu ürün çeşitlerinde yüksek teknolojilerle üretim yapan yerli üreticilerimiz, bugün Avrupa’dan ABD’ye kadar bu ürünleri ihraç ediyorlar. Dolayısı ile bu ürün çeşitlerinde dünyanın önde gelen üreticileriyle rekabet edebilecek bir düzeyde olduğumuzu rahatlıkla vurgulayabiliriz.”

İlk altı ayda 2,72 milyar dolar ihracat gerçekleştirildi

Endüstriyel mutfak sektöründe yılın ilk ayını da değerlendiren Topuz, “Mutfak sektörü 2024 yılının ilk altı ayında 2,72 milyar dolar ihracat gerçekleştirdi. Sektörümüz ana pazarlarında yaşanan resesyona rağmen, başta ABD, Güney Amerika, Kanada ve Afrika olmak üzere birçok hedef pazardaki etkinliğini artırarak, ihracatta yakaladığı ivmeyi devam ettiriyor. 2024 yılının ikinci yarısında ise %15 artış ile hedeflerine ulaşmayı planlıyor.” ifadelerini kullandı. Endüstriyel mutfak sektörünün ihracattaki kilogram birim fiyatının 4,66 dolar/kg olduğunu söyleyen Topuz, sektörün ürettiği katma değeri yüksek ürünlerle ihracat kilogram birim fiyatını her geçen yıl yükselttiğini vurguladı.

Endüstriyel mutfak sektörünün yıllara göre kilogram birim fiyatları ise şu şekilde gelişme gösterdi:

2021: 4,00 dolar/kg (2020’ye göre %10,1 artış)
2022: 4,17 dolar/kg (2021’ye göre %4,3 artış)
2023: 4,55 dolar/kg (2022’ye göre %8,9 artış)
Ocak – Haziran 2024: 4,66 dolar/kg (2023’ye göre %1,44 artış)

Endüstriyel mutfak sektöründe paslanmaz çelik çıkmazı

Avrupa’nın yanı sıra ABD ve Afrika gibi yeni pazarlara açılarak önemli adımların atıldığı son dönemde bu adımların başarıya ulaşması için yapılması gerekenleri paylaşan Topuz, “Sektörümüzün ihracattaki başarılarının devam edebilmesi için önündeki mevcut sorunların çözülmesi, engellerin kaldırılması gerekiyor. Finansmana erişim, nitelikli insan kaynağı eksikliği gibi genel sorunların yanında, ana hammaddemiz olan paslanmaz çeliğin üzerindeki %12’lik verginin yükünü taşıyoruz. Sektörümüzün ihracatta rekabet gücünü kıran bu vergi oranı, katma değeri yüksek ürünler satarak ülkemize döviz kazandıran sektörümüzü zora sokuyor. Türkiye’de paslanmaz çeliği haddeleyen tek bir firma yüzünden uygulanan bu vergi, binlerce üreticimizi zor duruma düşürüyor.” dedi. Geçtiğimiz haftalarda söz konusu firmanın başvurusunun kabulüyle anti-damping soruşturması açılmasının sektörde hayal kırıklığına neden olduğunu söyleyen Bekir Topuz, soruşturmanın Türkiye’ye döviz kazandıran, 42 bin şirket ve 1 milyonluk istihdam yaratan sektörün salahiyetine gölge düşürmeden sonuçlandırılacağına inandıklarını belirtti. Paslanmaz çelikteki mevcut vergi yükü nedeniyle uluslararası pazarlarda eksi %12’yle rekabete başlayan sektörün bu handikaba rağmen yüksek katma değerli ürünlerle Türkiye’ye döviz kazandırmayı başardığını sözlerine ekleyen Topuz, “Önümüzdeki engellerin kaldırılması halinde ihracatımızı en az iki katına çıkarabilecek azim ve kararlılık içinde olduğumuzu söyleyebiliriz.” dedi.