Uluslararası Tesis Yöneticileri Derneği (TESYÖN) Kurucu Başkanı Dr. Aylin İlgen’i ağırladığımız Aralık sayımızda İlgen, dernek olarak 2023 yılında sektörün gelişimi adına nasıl bir yol haritası izlediklerini ve 2024 yılına ilişkin hedeflerini aktardı.
Uluslararası Tesis Yöneticileri Derneği (TESYÖN)’ni tanıyabilir miyiz, 2023 yılı içerisinde sektörün gelişimi adına nasıl bir yol haritası izlediniz, 2024 yılında alacağınız aksiyonlar neler olacak?
Uluslararası Tesis Yöneticileri Derneği (TESYÖN) üreten, planlayan, daha etkin ve verimli bir tesis yönetimi için emek veren tüm yönetici ve yönetici adaylarını tek çatı altında toplamak için kuruldu. 2022 yılı sonunda kurulmuş bir dernek olduğumuz için 2023 bizim ilk faaliyet dönemimiz. Az zamanda çok yol aldık. Buradaki başarı ise doğru hedefler ve doğru planlamaya bağlı. İlk gün koyduğumuz hedeflerimizden hiç vazgeçmedik, yol değiştirmedik. Bu da bize hız kazandırdı. Öncelikle sadece patronların değil çalışanların da söz hakkı olacağı bir sektör hayalimiz vardı ve oluyor. Artık çalışanların temsilcisi de işverenlerin temsilcileriyle aynı masada oturabiliyor. Bu çok değerli. Bir diğer önemli konu ise eğitim. Sektörde nitelikli işgücü ne kadar artarsa, hizmet kalitesi de o kadar yükselir. Hem hizmet pazarlayan firmalar hem de hizmeti satın alan kesim memnun olur. Sektörel standartlaşma ve iş performansı yükseldikçe çalışanların hem fiziki çalışma koşulları hem de maddi kazançları aynı oranda aratacaktır. Hedefimiz mesleki saygınlık ve buna eşdeğer çalışma şartları. Bunun için 2024 yılı hedefimiz Tesis Yöneticiliği yüksek lisans programının farklı illerde pek çok üniversitede açılması.
TESYÖN olarak güvenilir bir tesis yönetiminin en önemli maddeleri şeffaflık ve hesap verilebilirlik ile bağımsız ve objektif bir denetim konusunda sektör ve kamu temsilcileri nasıl bir politika geliştirmeli, bu konudaki görüşleriniz nedir?
Ölçemediğiniz bir şeyi denetleyemezsiniz. Standartlar olmazsa doğrular kişiye göre değişir. Sektörde bir denetim mekanizmasının işleyebilmesi için öncelikle yönetim standartlarının ve ölçüm kriterlerinin belirlenmesi gerekiyor. Bir fabrika yatırımı ciddi bir konu, belki de yıllar alıyor bu yatırım kararı. Bu kampüsü yönetecek kişiye de bu ehliyeti resmi olarak verecek bir kuruluş gerekiyor. Yanlış anlaşılmaması için belirtelim, bizler işletmeyi değil binayı yönetiyoruz. Etkin yönetilen bir tesis işletme yönetiminin elini güçlendirir, yatırımlarını etkin kılar.
Site ve apartmanlarda yaşanan hukuki sorun ve usulsüzlükler başlıca nelerdir, bu sorunların ortadan kaldırılması adına TESYÖN olarak nasıl bir rol üstleniyorsunuz?
Bu sektördeki tüm kesimlerin yaşadığı en büyük sorun iş bilmeyen kişilerin yetkilendirilmesi. Konutlar için örnek verirsek; her ne kadar apartman yönetiminden farklılaşıp profesyonel kurum/yöneticilerle çalışılıyor olsa da, yine aynı sistemle daire sahibi (malik) yönetici seçiliyor. Bu kişi sektörel bilgi ve tecrübesi olmayan biri ve apartman/ toplu yapı yönetimi alanında tecrübeli, eğitimli bir yönetici ne yaparsa yapsın bu kişi(ler)den onay almadan hiçbir şey yapamıyor. Çoğu zaman da yapılması gereken teknik bakımonarımları, en basitinden ortak alan sigortasının önemini dahi anlatmakta, onaylatmakta zorlanıyor. Tesis Yöneticiliği bir meslektir. Nasıl mesleki yeterlilik belgesi, diploması olmayan kişiler belli faaliyetleri yapamıyorlarsa, Tesis Yöneticiliği de bu şekilde olmalı. Yönetim kurulları seçildiği andan itibaren 3 ay gibi bir süre içerisinde belediye/halk eğitim vb. kurumlardan bu alanda bir sertifika eğitimi almalı ve yetkileri sadece denetim olacak şekilde kısıtlanmalıdır. Eğitimi tamamlamayan kişilerin yerine yedekler atanmalıdır. Bu sorunlar giderilmeden hukuk bize yardımcı olamaz. Yetkin kişiler iş başında olduğunda ve standartlar oluştuğunda, denetim mekanizması da doğru işleyeceği için usulsüzlükler zaten son bulacaktır. Kısaca tek çıkış yolu bilim ve eğitim.
