Avrupa ile Türkiye arasında intermodal ve multimodal taşımacılık yapmak amacıyla 2021 yılında kurulan European Multimodal Service, Avrupa’nın her noktasında bulunan partnerleri ve özmal ekipman ağı ile müşterilerine geniş çerçeveli hizmetler sunuyor. European Multimodal Service Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Kıran’ı ağırladığımız Mayıs sayımızda Kıran, hem hizmet çerçevelerinin detaylarını hem de multimodal ve intermodal taşımacılıkta firmalarının farkını ortaya koyan noktalara değindi.
European Multimodal Services’ı tanıyabilir miyiz, çözüm ortağı olduğunuz müşterilerinize sunduğunuz hizmet çerçevenizden bahseder misiniz?
European Multimodal Service, Avrupa ile Türkiye arasında intermodal ve multimodal taşımacılık yapmak amacı ile 2021 senesinde kurulmuş bir servis sağlayıcıdır. Avrupa’nın her noktasında bulunan partnerlerimiz ve özmal ekipman ağımızla müşterilerimize geniş çerçeveli hizmetler sunabilme kabiliyetine sahibiz.
Stratejik avantaja sahip sürdürülebilir bir taşımacılık türü olan multimodal ve intermodal taşımacılıkta European Multimodal Services’ın farkını ortaya koyan noktalar nedir, tercih edilirliğinizi etkileyen unsurlardan söz eder misiniz?
Sürdürülebilir bir taşımacılığı etkileyen nedenlerin başında özmal ekipman gücü geldiğini düşünüyorum. Taşıma organizasyonumuzun başından sonuna her noktasında özmal ekipman kullanımı gerçekleştirmemiz, bize organizasyonumuz içerisinde kontrol edilebilirlik sağlıyor. Müşterilerimizin sorunlarına karşı hızlı aksiyon alabilme yetimiz ve anlık bilgilendirme kabiliyetimiz, bizi rakiplerimize karşı güçlü kılan özelliklerimizden bir kaçı diyebilirim
Türk lojistik ve taşımacılık sektörünün küresel lojistik pazarından aldığı payın yüzde 2,5’e çıkmasıyla dünya sıralamasında 11. sıraya yerleşmesine ilişkin görüşlerinizi okurlarımızla paylaşır mısınız, sektörün bu payının artırılması adına şirket ve kamu kurum/kuruluşlarına düşen görevler nedir?
Ülkemizin jeopolitik konumunun bize kattığı avantajları hepimiz biliyoruz. Bununla birlikte genç bir nüfusa sahip olmamız küresel ticarette ülkemizin daha fazla pay almasına olanak sağlıyor. Ancak henüz yeterli payı alamadığımız kanısındayım. Maalesef ülke içi ekonomik dengesizlikler ve enflasyon gibi faktörler, ihracatçımızı küresel pazardaki rakiplerine karşı güçsüz kılıyor. Ancak orta ve uzun vadede doğru ekonomi politikaları ile küresel pazardaki payımızın daha da artacağını öngörüyorum. Türkiye, Avrupa’nın ticaret ağının vazgeçilmez bir parçası, bunun yansımalarını gün geçtikçe daha fazla hissedeceğimizi düşünüyorum