14 Ocak 2025
Beşyol Mahallesi 1.İnönü Caddesi 18/8 Küçükçekmece İstanbul
Lojistik

Tehlikeli madde taşımacılığında ‘ilk’ler Reysaş’ta

Reysaş Taşımacılık ve Lojistik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dr. Rasih Boztepe ile bir araya geldiğimiz Şubat sayımızda Boztepe, firma olarak yürüttükleri çalışmaları okurlarımız için aktarırken; tehlikeli madde taşımacılığı alanında Reysaş Taşımacılık ve Lojistik olarak hayata geçirdikleri ilklerden de bahsetti.

Lojistik sektöründe “komple çözüm” sunma misyonuyla uzun yıllardır faaliyetlerini genişleterek sürdüren Reysaş Taşımacılık ve Lojistik’in çalışmalarından bahseder misiniz, 2023 yılında hayata geçirdiğiniz yatırım ve faaliyetleriniz neler oldu, ülke ekonomisine nasıl bir katma değer sağladınız?

2006 yılında Reysaş Taşımacılık ve Lojistik A.Ş. ve 2010 yılında Reysaş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı halka arz edildikten sonraki süreçte özellikle depo yatırımlarımızı her yıl katlanarak sürdürdük. Bunun yanında demiryolu taşımacılığında vagon ve üst yapı yatırımlarımız devam ederken, karayolu filomuzda yenileme ve ek yatırımlarımız da oldu. Lojistik sektöründe verdiğimiz hizmete ilave olarak beş ilde dokuz Taşıt Muayene İstasyonu işletimi ve farklı illerde Hilton Otelleri işletmeciliği ve tarım hayvancılık alanlarında da faaliyetlerimiz bulunmaktadır. 2013 yılında başladığımız Türkiye’nin ilk çatı üzerindeki o zamanın en büyük GES tesisi ile depolarımızı kendi elektriğini üreten yeşil lojistik kapsamında solar depolara çevirme projemizde, 2023 itibari ile 30 farklı depomuzda toplam 40 MW kurulu güce ulaştık. 2023 yılında dört yeni depomuzun inaşaatını tamamladık ve 5 beş yeni çatı GES tesisini de işletmeye aldık. Depo çatılarımızdaki GES tesisleri ile 2023 yılında 39.000.000 kWh elektrik üretimi gerçekleştirdik. Ülkemizde üretilen elektriğin %40’ına yakın bölümü dışa bağımlı kaynaklardan sağlanıyor. Yapmış olduğumuz %100 yerli üretim ile ülke ekonomisine katkı sağlamaya devam ediyoruz. Diğer yandan karayolu taşımacılığına göre ton-km bazında 129 kat daha az kabon salınımı sağlayan demiryolu taşımacılığımız ile de karbon salınımının azaltılmasına katkıda bulunuyoruz.

Tehlikeli madde taşıma alanında Reysaş Taşımacılık ve Lojistik’in uzmanlığından bahseder misiniz? 2024 yılında tehlikeli maddelerde günlük taşıma kapasitenizde artırmaya gitmek adına ne tür yatırımlar hayata geçireceksiniz, yeni yılda bu alanda yol haritanızda nasıl bir rota çizdiniz?

Reysaş Tehlikeli Madde Taşımacılığına 1990’lı yıllarda başlamış ve bugüne kadar Shell, Total, Petrol Ofisi, Aygaz, SOCAR, Naturelgaz gibi hem dünyanın hem de Türkiye’nin büyük firmalarına akaryakıt ürünleri, LPG, uçak yakıtı, sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG), CNG gibi ürünlerin taşınmasında hizmet vermiştir. 2000’li yıllarda yurt dışından sarnıçlı vagonlar satın alarak demiryolunda akaryakıt taşımacılığı faaliyetlerinde bulunmuştur. Körfez Savaşı zamanında Irak’taki Amerikan ordusuna 600.000 tonun üzerinde akaryakıt taşıması gerçekleştirmiştir.

Tehlikeli Madde Taşımacılığında birçok ilke imza atan Reysaş, filosundaki araçlarda kullandığı uydu sitemlerini karayolları harita alt yapısı ile birleştirerek sürücülerin durum bildirme verilerini toplayarak Türkiye’de ilk güvenli yol haritalarını oluşturmuştur. Türkiye’de daha ADR standartlarından bahsedilmiyorken, yurt dışından ADR’li tanker yatırımı yaparak Türkiye’nin ilk ADR’li, alttan dolumlu, pnömatik dip vana kontrollü araçları ile akaryakıt ve uçak yakıtı taşımacılığı yapmıştır.

Reysaş akaryakıt taşımacılığında istasyonlara akaryakıt dağıtımı yaparken, Türkiye’de ilk defa on kompartmanlı tankeri dizayn edip kullanmıştır. Sonrasında araçlarında ısı kompansatörlü sayaçlar kullanarak araç üzerinden istenilen miktarda teslimatlar yapılmasını, araçtan fatura kesimleri ve teslimat bilgilerinin uydu kanalı ile firmalara anlık ulaştırılmasını sağlamıştır.

Sürekli yeni teknolojileri takip ederek -160 derecede LNG taşımaclığı için Türkiye’nin ilk ADR’li Amerikan CVA marka süper izolasyonlu daha hafif LNG tankerlerini alarak daha fazla ürün taşıyıp müşterilerne katma değer sağlamıştır. Sonrasında bu araçları Türkiye’de imal eden firmanın araç üzerinden net ürün miktarı ölçümü yapan, flowmetre ve pompalı sistemlerini kullanarak sektörde her zaman fark yarattığını göstermiştir.

2007 yılında çekicilerini Amerika’ya göndererek araçlarını motorin – doğal gazı birlikte kullanan çift yakıtlı araçlar haline getirmiş, bu araçların Türkiye’de yaygınlaşması için SOCAR ve Naturelgaz ile birlikte projeler geliştirmiş, araçlar için doğal gaz istasyonlarının yaygınlaşmasında öncülük etmiştir. Araçlarını doğal gaz-motorin çift yakıtlı sistemlere dönüştürerek yakıt maliyetlerini düşürmüş, sürücülerin art niyetli yakıt hırsızlıklarının önüne geçmiş ve en önemlisi motorine göre daha düşük emisyon salınımı olan doğal gaz kullanımı ile yeşil lojistik kapsamında ilk adımları atmıştır.

Karbon ayak izi en yüksek olan sektörlerden biri lojistik sektörü. Türkiye’nin karbon nötr olma yolculuğunda sürdürülebilirlik ve Yeşil Lojistik bağlamında hangi adımları attınız? Lojistik sektörünün bu dönüşümünün hızlandırılabilmesi adına ne tür aksiyonlar alınmalı?

Çevresel sürdürülebilirlik tüm sektörlerde olduğu gibi, lojistik alanında da gittikçe önem kazanmakta ve karbon salınımının azaltılması her alanda ön plana çıkmaktadır. Çevresel konuların ve iklim problemlerinin öneminin son yıllarda arttığı gözle görülür bir gerçektir. Daha az enerji tüketen ulaşım ve taşıma araçları kullanmak, daha az karbon salınımı yapan araçları tercih etmek, enerji bakımından etkin tesisler oluşturmak bu konudaki yaklaşımlara örnek olarak verilebilir.

Dünyada karbon salınımına etkisi açısından lojistik sektörü %25’in üzerinde pay sahibidir. Lojistik sektöründe hizmet veren tüm firmaların bu farkındalık ile yapabildikleri oranda karbon salınımı azaltılmasına katkıda bulunmaları öncelikli konuları olmalıdır. “Yaşadığımız dünya bizlere atalarımızdan miras kalmadı, gelecek nesillerden ödünç aldık” felsefesi ile dünyayı gelecekte yaşanabilir halde bırakmak için bireylerden şirketlere kadar herkesin kendi ölçeklerinde üzerine düşen görevler bulunmaktadır. Biz bu bakış açısı ile 2000’li yıların başından beri verimliliği artıran, israfı azaltan 5S ve benzeri yalın uygulamalara ve projelere ağırlık verdik. Yeşil Lojistik kapsamında karayoluna göre karbon salınımı onlarca kat daha az olan demiryolu taşımacılığına ağırlık verdik. Araçlarımızı doğal gaz-motorin çift yakıtlı araçlar haline getirerek karbon salınımında azlatımı sağladık. 11 yıl önce başladığımız, depolarımızı kendi elektriğini kendi üreten solar depolara çevirme projemize her yıl yeni yatırımlar yaparak devam etttik. Bugün itibari ile 40 MW kurulu güçteki çeşitli lokasyonlardaki depolarımızın çatıları üzerinde bulunan GES tesislerimiz ile yılda 20.000 tonun üzerinde karbon salınımı azaltımı gerçekleştiriyoruz.

Lojistik sektöründe karbon salınımı azaltılmasında bunu bireysel çabalara bırakmak yerine teşvik edici uygulamalar hayata geçirilmelidir. Avrupa bu uygulamaları gerçekleştirildiği karayollarında emisyon değerleri daha düşük olan ticari vasıtalara daha düşük geçiş ücretleri ve vergilendirmeler yapmaktadır.

Bizler gibi atıl durumdaki çatılarını değerlendiren, ülkemizin elektrik üretiminde dışa bağımlılığını azaltan yatırımcılar daha düşük krediler temin edebilmeli, yatırımcılar teşvik edilmeli ve en önemlisi bürokratik engellerle boğulmamalıdır. Özellikle GES yatırımcılarına kısıtlamalar getirilmeyip, önü çok daha fazla açılmalıdır. Karbon Piyasası Türkiye’de işler hale en kısa sürede getirilerek, firmaların karbon salınımı azaltma faaliyetleri teşvik edilmelidir.

Depolama çözümünüzle hangi lokasyonlarda etkinliğinizi sürdürüyorsunuz, bu alandaki yatırımlarınızdan da bahseder misiniz?

Depo yatırımlarımıza Türkiye genelinde ihtiyaç olan her bölgede devam ediyoruz. Türkiye ekonomisinin %65’inden fazlasında pay sahibi olan Marmara Bölgesi’nde depo talebi çok fazla oluyor. Depolarımızın büyük bölümü Çayırova, Orhanlı, Gebze bölgelerinde olmakla birlikte; Adana, Antalya, İzmir, Ankara, Samsun, Adapazarı, Eskişehir, Bolu ve çeşitli Karadeniz illerimizde depolarımız bulunmaktadır. 2023 yılında Adana, İzmir, Adapazarı, Samsun ve Kocaeli’de birçok depo inşaatımızı tamamladık. Depo inşaatlarımız biter bitmez de çatılarında GES tesisleri kurmaya devam ediyoruz. 2024 yılı içinde yeni depo inşaatı ve çatılarında GES tesisi kurma projelerimiz bulunmaktadır.